Page 28 - PINARBAŞI Kültür Sanat Edebiyat-Nisan 2024
P. 28

PINARBAŞI

                                                    Durdu GÜNEŞ
                                            ELBİSTANLI RAHMİ ERAY


             Bir sahafa uğradım. Selam verdim.  İçerde kitap-  lerine çare bulan “doktor” gibidir. Kindarlara mer-
           çıyla birlikte kır saçlı bir beyefendi selamımı aldı.  hamet, şiddet ve hiddetlilere itidali, nefse karşı aklı,
           Kitaplara bakacağımı söyleyince kır saçlı beyefendi  asilere hürmeti öğreten bir muallim’dir.
           nazik bir üslup ve espriyle “Kitaplara bakılmasın-
           dan da para alınıyor” dedi. Ben “kitap sevdalıları-   Namı yok, şöhreti yok, mesleği ve sıfatı yok, ese-
           nın nesli her geçen gün azalıyor, bence kitaba ba-  ri yok, mülkü ve parası yok, adını devam ettirecek
           kanlara teşvik için para verilmelidir.” dedim.     kimsesi yok. Ama örnek bir hayatı, sözleri ve dav-
             Sözdeki incelik, iletişimindeki kalite insanları   ranışları var.
           bir anda kaynaştırıyor. Tanıştık. Kır saçlı beyefendi   Dergâh yayınlarından çıkan “Elbistanlı Rahmi
           Prof. Dr. Ali Birinci, Türk Tarih Kurumu Eski Baş-  Eray” isimli kitapta böyle tanıtılıyor Rahmi Eray.
           kanı ve Eski Polis Akademisi Araştırma Merkezi
           Başkanı olduğunu sohbet esnasında, satır araların-    Kitabın içinde onu tanıyanların onunla ilgili ya-
           dan öğrendim.                                      zıları var. Eray’ın; çok okuyan, kültürlü, insan sev-
                                                              gisiyle dolu, merhamet sahibi, herkesin yardımına
             Bana nereli olduğu sorduğunda “Elbistanlıyım”    koşan, sabırlı, varlığa ve fikre saygılı, veli ahlakında
           deyince, sanki bir tanıdık, bir hemşeri, bir dost mu-  bir kişi olduğunu öğreniyoruz.
           habbetiyle “ o zaman sen çok mübarek bir insan-
           sın” dedi. Ben “nasıl?” deyince “Çünkü sen Mükri-     Kitabı okuduktan sonra Rahmi Eray hayatta
           min Halil Yinanç’ın memleketindensin, çünkü sen    olsa ve ziyaret edebilseydim diye düşündüm. Za-
           Elbistanlı Rahmi Eray’ın memleketindensin.” dedi.   man zaman büyük şehrin yoğunluğu ve yozluğun-
           Ben “Evet “dedim “Hatta orta öğretimi Elbistan     dan bunaldığımda, Eray gibi gönül ehli insanlara
           Mükrimin Halil lisesinde okudum.” deyince ilgisi-  ihtiyaç duymuşumdur. Gerçi hayatta olmasalar da
           nin biraz daha arttığını hissettim. Mükrimin Ha-   okudum ve öğrendim ya, onların ruhaniyetleri ve
           lil Yinanç’a hem ciddi itibar ettiği hem muhabbet   içimde beslediğim muhabbet bile bir duruş bir isti-
           beslediği belli oluyordu. Bana bir müjde verir gibi   kamet belirlemede bana yol gösteriyor.
           “Mükrimin Halil Yinanç’la ilgili biyografik bir eser    Nurettin Topçu’nun da muhabbetine ve takdi-
           çıkmıştı. Onu okumalısın.” dedi. Kitapçıda kalma-  rine mazhar olmuş Rahmi Eray idealist model in-
           mış ama getireceği sözünü aldım.                   sanlardan biridir. Saygı duyduğum değerli hocam
             Sonra şunu düşündüm. Faydalı bir insana du-      Mustafa Kök’ün Nurettin Topçu’dan alıntıladığı şu
           yulan itibar ve muhabbet onun memleketinin in-     sözlerle Rahmi Eray’ı anlatmak mümkündür. “Ar-
           sanına da yansıyor. İnsanlığa kattıkları değerlerle   tık büyükler diye, maaş bareminin yüksek dere-
           yüreklerde bir kutup yıldızı gibi yer eden bu insan-  celerinde bulunan ve geniş idare cihazına emirler
           lar, maddi varlıklarıyla aramızda olmasalar dahi   verebilen insanlara dememeliyiz. Cemiyete mesu-
           ruhaniyetleriyle muhabbetin oluşmasında rol ala-   liyet ve fedakârlık duygularıyla nefsini vakfetmiş,
           biliyorlar.                                        şöhretle servetten ve kuvvetten uzak yaşayan in-
                                                              sanlara büyük demeliyiz ve genç nesillere bunların
              Takip eden günde Rahmi Eray’ın kitabını temin   hareketlerini büyük hareketler diye tanıtmalıyız.”
           edip ilgiyle okudum.                                  Rahmi Eray, Nurettin Topçu’nun büyük adam
              Rahmi Eray, Anadolu’nun yangın yerine dön-      tarifine uyan kutup insanlardan biri. Ruhu şad ol-
           düğü yıllarda (1918) Elbistan’da doğar. Yetimliğin   sun. Cismani varlıkları olmasa bile ruhaniyetleriyle
           mektebinde büyür. İlköğrenimini Elbistan’da, yük-  bize ışık oldukları için onlara minnettarız.
           seköğrenimini İ.Ü. Tıp Fakültesi’nde yapar. 1938
           de geldiği İstanbul’da büyük-küçük geniş bir mu-
           hitin ağabeyi’dir. Yakalandığı damar ve kan hastalı-
           ğı, onu on sekiz sene yatağa ve durağan bir hayata
           mahkûm eder. Etrafında bir halka oluşur... Kendi
           dert ve ıstırabına kimseyi ortak etmez. İnsanları
           doğrudan tenkit etmez, dolaylı ve genel hitaplarla
           karşısındakilere hakikati gösterir. Gelenlerin dert-

                                                          26                                 2. Sayı Nisan 2024
   23   24   25   26   27   28   29   30   31   32   33