Page 39 - Pınarbaşı Kültür Sanat Edebiyat Dergisi-Ali AKBAŞ
P. 39
PINARBAŞI
dediği gibi; Şairimizde çan sesleri ile uyanacak bir
Şair teselliyi de kendisi bulur. Bu aslında istih- neslin acısını yüreğinde taşımaktadır. “Uyaaan,
zadır. Kendi kendini aşağılamadır. Bir nevi kişi- uyan” sözcükleri tevriyeli kullanılmış; ama sabah-
nin kendisiyle alay etmesidir. “Yiğit çıplak doğar ları kullanmak anlamı çok zayıf bir anlam. Yani siz
anadan” diye teselli aramaktadır. Amiyane tabirle her sabah ezan sesleri yerine çan sesi ile uyanacak-
züğürt tesellisi de denilebilir. “Erzurumlu Duran sanız anlamı birinci anlam. Esas şiirin tamamında
gider” Neden başka bir şehir değil de Erzurum! Bu verilen mesaj Türk insanının uyanması, kendine
da bilinçli seçilmiş bir şehir; çünkü hepimizce bi- gelmesi, silkelenmesi anlamındadır. Bunu da şair
linir ki, Erzurum insanı yiğittir, diktir, onurludur. sesini yükselterek, bir nevi feryat ederek “Uyaaan,
Özüne bağlıdır, Dadaştır. Bu bizim bütünüyle bitti- uyaaan” demektedir. Bu feryatlar yankı bulur mu,
ğimizin bir resmidir. Son bölümde şair insanımızı bilemeyiz; ama şairin yıllar önceki endişesi bugün
uyarmaktadır. Çan ve ezan iki zıt unsuru kullana- daha iyi anlaşılmaktadır. Giden insanlarımız dön-
rak… memiştir. Giden insanlarımız maddenin içinde
kimliğini kaybetmek üzeredir. Umuyoruz ki şairi-
mizin feryatları yankı bulur ve insanlarımız kendi-
“Burada ezan var ne gelir. Korkulur ki insanımız uyanmazsa (güçlen-
Orada çan mez, kimliğini bulmazsa) giden yalnızca kendisi
Her sabah çınlar tepemizde olmayacak, “Bir yaldızlı Kur’ân” da gidecektir!”
Uyaaan
Uyaaan
Uyan!
Sirkeci’den tren gider
Bir yaldızlı Kur’an gider”
Bursa’nın işgalinde Mehmet Akif’in:
“Ne zillettir ki: nakus inlesin beyninde Osman’ın
Ezan sussun fezalardan silinsin yadı Mevla’nın”
39 1. Sayı Şubat 2024