Page 20 - PINARŞBAI Kültür Sanat Edebiyat Dergisi

PINARBAŞI Kültür Sanat Edebiyat Dergisi

dan hareketle söylüyoruz. ‘Kuyunun suyu çekildi’ Derdiçok genelde kendi ağıdını yakar. Bu ağıt-
cümlesinde de aynı durum söz konusudur. lar yaşadığı acıların yüreğinde açtığı derin yaralar
kadar etkili ve hüzünlüdür. Bir başka ağıdında da
Derken, aldı sözü Derdiçok: şöyle ağlar:

Ara Derdiçoğum ara Derdliyim âlarım yavru yitirdim
Babam benim bahdım gara Ellerim goynuma sohar âlarım.
Bir derdimi bin deftere Hey ağalar ıssız eve girince
Yazdıran nazlımıñ derdi. Virane gönlümü yıhar âlarım.
…
Davranışının gerekçesini doğaçlama şiirle dile N’oldu bilemiyom amanıñn’oldu
getiren babaya, oğlunun aynı üslup ve yöntemle Felek yiğidimi elimden aldı
cevap verdiğini görüyoruz. Baba öğüdünün kâr et- Fesinen püsgülü meydanda galdı
mediği, Derdiçok’un hayatıyla ortadadır. Şöyle ki: Bahar gözyaşını döker âlarım.
Derdiçok, genç yaşta Gülizar adında dul bir ka-
dınla evlenir. Ve bu evlilikten Fâdıl isminde bir Ağlayı ağlayı gan oldu gözler
oğlu dünyaya gelir ama Gülizar’ın erken ölümüy-
le Fâdıl öksüz kalır. Derdiçok, bu defa da yine bir Yeter Derdiçoğ’um hatm’oldu sözler
dul olan Fatik’le evlenir. Bu evlilikten de üçü erkek, Varamıyom eve anası sızlar
altı çocuğu olur. Hayatında altı dul kadınla evlenen Oturur boynumu büker âlarım.
Derdiçok toplam yedi çocuk babasıdır.
Derdiçok, ömrünün son deminde, önce Hacı Fâ- Şairliği imamlığının önüne geçen Derdiçok, ba-
dıl’ı, ardından da evli iki oğlunu kaybeder. Bu acılar basının isteği ile bir hayli ilerletmesine rağmen ha-
karşısında dili bülbül, gözü ırmak kesilen Derdiçok fızlığı tamamlayamasa da ekmeğini, bu yolda aldığı
daha bir yanık söylemeye başlayarak, dinleyenlerin eğitim ve edindiği dinî bilgi ile yaptığı imamlıkla
içini yakan ağıtlar yakar: kazanır. Acı dolu bir hayat süren Ömer Lütfü Piş-
kin, ‘Gadir Mevla’m senden bir dileğim var/ Beni
Ben gışa dutuldum bahar ayında imamlıkdan kurtar Yaradan’ benzeri iç geçirmele-
Coşkun sular gibi ahar âlarım, riyle Balıkçıl, Maraba, Averen ve İğde köylerinin
Umudum yok yôsulunda, bayında yanı sıra o vakitler Elbistan’a bağlı bir nahiye olan
Yarpuz/Efsus’a (Afşin) bağlı Tanır köyünde imam-
Hançeri sîneme çahar âlarım, lık yapar.
Ömer Lütfü, çocukluğunda başlayan bahtsız-
Bulur muyum’ola gezsem ovayı lığın, hayatının her ânına adeta iğne oyasıyla iş-
Bulamadım guzulara devayı lendiğini gösteren ‘Derdiçok’ mahlasını tam ma-
Güçlük ile yaptıcağı yuvayı nasıyla hak eden bir şairimizdir. İstemediği bir
mesleği sürdürmek durumunda kaldığı hayatta;
Veriñ gazma kürek yıhar âlarım, hüzün, hasret, gam-kasavet, acı, ayrılık, yokluk ve
gözyaşı namına her ne varsa hepsinden kısmetine
Gayrı gelmez umudcuğum kesili düşeni fazlasıyla almıştır. Bu denli acımasız bir ha-
Guzularım ana ile küsülü yata sahip olan Derdiçok’un, gamlı gönlünü şen-
lendirmek için olsa gerek, fırsat buldukça güzel (ne
İki şapka iki yelek asılı hikmetse kızlara değil de) gelinlere güzelleme koş-
Çıhardır garşıma tahar âlarım. malar söylediğini de görmekteyiz.
… İşte birörnek:

Çifde yiğit verdim Efsus elinde Gak gedek Ayrandede’ye
Babanıñ elleri galdı belinde Gezek gözlerin sevdiğim.
İki şapka anasınıñ elinde Orda gövel ördek olak
Evde oturamam gahar âlarım. Yüzek gözlerin sevdiğim.

Dediçoğ’um yana yana gavrıldım Kocañ gelir sahınsana
Kül oldum da yel esdikce savrıldım Sağa sola bahınsana
İki gelin, çifd yiidden ayrıldım Baş bâlayıp tahınsana
Ciyerim ataşa yahar âlarım. Tozak gözlerin sevdiğim.

18 3. Sayı Haziran 2024