Page 17 - PINARŞBAI Kültür Sanat Edebiyat Dergisi
P. 17

PINARBAŞI Kültür Sanat Edebiyat Dergisi

                                                      Yunus KARA
                                                   AŞK SIFIRDIR


                                Aşk imiş her ne var âlemde. ta bilim de varlığını “aşka” borçludur. Sıfır çıkarsa
                                                     Fuzûlî   matematikten, aşk olmazsa dünyadan geriye kalan
                                                              koca bir hiçtir. Zira sanat ve bilim insanın mutlak
                                                              güzelliğe karşı duyduğu aşk ve mutlak güzelliği
             Aşka sayısal bir değer verilseydi en uygun rakam   arama çabasının neticesinde ortaya çıkmıştır. Tıpkı
           sıfır olurdu. Aşk da sıfır gibi müphem ve esrarlı-  matematiğin binlerce yıl sıfırı araması gibi.
           dır çünkü.  En cüretkâr cümlelerle ‘‘var dediğiniz’’   Ve aşk sıfırdır, çünkü:
           anda bile kafanızın bir köşesinde hep bir şüphe
           saklar aşk da sıfır gibi. Ya da tamamen reddettiği-  Başlangıçta bin ömrü adamaya yeminler ettiği-
           niz, yok saydığınız zamanların birinde her ikisi de   niz kişi için gün gelir harcadığınız bir saniyenin
           Kafdağı kadar ağır bir yükle ve devasa cüsseleri ile   bile fazla olduğunu düşünebilirsiniz.  Güzelliğini
           çıkarlar karşınıza.                                Hz. Yusuf ile kıyasladığınız kişinin aslında alelade
              Aşk sıfırdır çünkü:                             hatta vasat olduğunu görebilirsiniz. Tıpkı milyarlar
                                                              sandığınız rakamın başındaki sayı kalkınca geriye
             Beşeri duygular içinde aşk, sayılar içerisinde sı-  kalanların hiçbir değeri olmayan üç beş sıfırdan
           fır en çok tartışılandır. Her ikisi de asırlardır  “var-  başka bir şey olmadığını göreceğiniz gibi.
           la-yok “ arasında gitmiş gelmiş, var olduklarını
           ispatlayanlarla “yok” diyenlerin tartışması hiç bit-
           memiştir.
             Varlığı ancak MÖ 632 senesinde Hintli bilgin
           Brahmagupta’nın yazdığı Siddhanta adlı eser ile
           kabul edilen sıfır gibi aşk ve âşıklar da yok kabul
           edilmiş, hakir görülmüşler, aşkın hakikatine vakıf
           olanlar Hallac-ı Mansur ve Nesimi gibi şiddetle ce-
           zalandırılmışlardır.
             Aşk sıfırdır çünkü:
             “Yok” denilse de, varlıklarının yanına soru işa-
           reti konulsa da aşk da, sıfır gibi çarpıldığı, muka-
           yese edildiği her şeyi yerle bir etmiştir. Tarih,  en
           yenilmez orduları savaş meydanlarından silen nice
           muzaffer komutanların aşk karşısında uğradığı he-
           zimetleri anlatan sayfalarla doludur. Tıpkı milyar-
           ların sıfırla çarpımından geriye kalanlar gibi…
             En güçlü insani his olarak kabul edilen  “analık
           duygusunun” bile gerektiğinde karşısına dikelen
           aşk zaman zaman ona da galebe çalmıştır.
             Aşkı da sıfır gibi ne ile çarparsanız çarpın, sonuç
           hep aşk olacaktır.
             Aşk sıfırdır, çünkü:
             Aşk da sıfır gibi tek başına ele alındığında, (üç
           harf tek hece olarak) yazılışı, okunuşu, telaffuzu
           değerlendirildiğinde, yani yüreğe düşmemiş hali,
           gönle yazılmamış şekli göz önünde bulunduruldu-
           ğunda tıpkı arkasında hiçbir rakam olmayan sıfır
           gibi büyüklüğü anlaşılmaz. Kudreti sisler arkasında
           gizlenir. Ancak her ikisi de uygun ortamda, doğru
           sembollerin yanına yazılmaya başlayınca hiç kim-
           senin tahmin edemeyeceği bir kudrete kavuşurlar.
              Sıfır, yanına yazıldığı yüzü bin, milyonu milyar
           yapar; aşk gönlüne düştüğü korkağı kahraman,
           cimriyi cömert, bir çift gözü dünyaya bedel yapar.
             Aşk sıfırdır çünkü:
                  Aşk imiş her ne var âlemde
                  İlm bir kîl ü kâl imiş ancak
             Bugünkü matematik sistemi nasıl ki varlığını sı-
           fırın kullanımına borçlu ise, sanat ve edebiyat, hat-

                                                          15                                  3. Sayı Haziran 2024
   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22