Page 39 - PINARBAŞI Kültür Sanat Edebiyat-Nisan 2024
P. 39

PINARBAŞI

                                                       Akif DUT
                                                       KOMSER



              Derin bir uykunun kollarından usulca uyanır şe-  başlanır tebessümler kimseden esirgenmezdi.
            hir. Serin bir ırmağın kıyısında yıkar mahmurluğu-  Sonra rüzgâr esti. Bulut dağıldı. Güneş erken battı.
            nu. Engin ova nesilden nesile aktarılan bir türkünün   Ceyhan’ın üstünden tül gibi bir buğu yükseldi. Bite-
            kavuştağı olur. Gece. Uyku. Simsiyah bir boşluktan   viye yaşanan hayata bir el dokundu. Dağıldı her şey.
            görülür Şar Dağı’nın sessizliği. Sükûnet... Selam ve   Sustuk. İçimize gömdük hatıraları. Yorgunluğumuz
            selamet yurdu olur sultan söğütlerinin gölgesi. Irma-  anlaşılmasın diye evlere erken döndük. Her sabah
            ğın kenarından derin bir buğu yükselir. Uyanır çarşı.   yeniden aradık bizi tutan şeyleri. Bulamadık. Yorul-
            Kepenkler kaldırılır. Dükkân önleri hayata hazırla-  duk.
            nır. Ocaklardan yayılan çay kokularına sıcak simitler   Kırmızı halının önünde bir Bugatti durdu. Küçük
            eşlik eder. Bin bir telaşla dönmeye başlar zamanın   berber dükkânının kapısı aralandı. Peşine takılan
            raksı.                                            hayal denizi eşliğinde içeri komser girdi. Ödül tören-
              Küçük bir berber dükkânının kapısı aralanır son-  leri, safariler, kırmızı halılar ve ünlü yıldızlar buruk
            ra. Açılan sadece kapı değildir. Kırmızı halılar, son   gülümsemeler eşliğinde yeni dostluklara kapı arala-
            model bir Bugatti, timsah dişi kolyeler, ödüller, kü-  mayı bekliyor bir köşede sessizce…
            çük bir kanarya kuşu ve kolunda filim yıldızlarıyla
            komser girer kapıdan.
              Komserin gelmesiyle yüzlere tebessüm yayılır.              Merve MERT
            Geçtiği sokaklarda, kapı önlerinde ve girdiği dük-
            kânlarda gerçekliğe yeni bir kapı aralanır. Her şey        ÖLÜM KORKUSU
            susar ilkin. Süt liman olur çarşının içi. Önce yan ta-
            raftaki küçük bölmeye geçip ince belli bardağa demli   Neden bilsin çocuklar kara toprağı?
            bir çay doldurulur. Sonra kuşların kuşattığı gönlü-   Neden bilsin onlar ölüm acısını?
            nün kapıları aralanır.
              Kırmızı halının önünde son model bir Bugatti du-    Umut dolu gözlerle baskınlar hayata.
            rur. Komiser güneş gözlüklerini çıkarıp kendine has   Değmesin ölüm korkusu çocuklara…!
            bakışlarıyla bir tebessüm gönderir Berber Nurettin’e.
            Kanat kanat açılır sayfaları yeni dünyanın. Kaçıncı
            film çekilmiştir. Afrika’da kaç safari tamamlanmış-   Bitirin bitmek bilmeyen hırsınızı.
            tır.  Akşam gönderilen  ceylan  etinden  yapılan  ye-  Bitirin anlamsız savaşlarınızı.
            mekler afiyetle yenilmiştir. Berber dükkânında asılı   Hakkınız yok geleceği karartmaya.
            olan fotoğrafın hikâyesi yeniden yaşanmıştır.  Aslın-
            da komiserin yakaladığı anakonda dişidir hayvanat     Değmesin ölüm korkusu çocuklara...!
            bahçeleri onun erkeğini istemektedir. Ama bir türlü
            fırsat bulunup da safariye çıkılamamıştır. Elbistan’da   Kirletmeyin çocukların dünyasını.
            büyük bir miting düzenleyecektir bizim komser.
            Türk Yıldızları gösteri uçuşu yapacaktır. En ünlü sa-  Bırakın artık şu sen-ben kavgasını.
            natçılar komseri kırmamak için katılacaktır mitinge.   Dokunmayın bugünlere, yarınlara...
            Bütün siyasiler hazır olacaktır. Açış konuşmasını     Değmesin ölüm korkusu çocuklara...!
            komser yapacak. Bütün misafirlere kısa bir konuşma
            yapıp sözü ehline bırakacaktır. Zaten çok konuşmayı
            sevmez komser. Laf lafı açar Komserim senin şu ola-   Hiçbir çocuk bilmesin acı açlığı
            yın da vardı ya, eşliğinde yeni konulara kapı aralanıp   Bilmesin savaşı, yokluğu, kıtlığı...
            devam eder sohbetler.
              Sıradan günlere aşinaydı önceden bu sokaklar.       Huzur verin küçücük dünyalarına.
            Bu caddeler tanıdık adımlarla şenlenirdi her sabah.   Değmesin ölüm korkusu çocuklara...!
            Sıcak pideler ve çay hazırlanır domatesler Himmet
            Baba’nın serin sularıyla yıkanıp sehpanın üzerine
            bırakılırdı. Çaylar demini alana kadar sohbet faslına


                                                          37                                  2. Sayı Nisan 2024
   34   35   36   37   38   39   40   41   42